Tıbbi Birimler

KADIN HASTALIKLARI ve DOĞUM

Kliniğimizde; ergenlikten başlayarak, menopoz dönemine kadar her yaşta kadın hastalıklarının tanı ve tedavisi yapılmaktadır. Jinekolojik ameliyatların yanı sıra, normal gebelik takibi, yüksek riskli gebelik takibi, genel kadın sağlığı, menopoz-osteoporoz, doğum kontrol yöntemi uygulamaları, ürojinekoloji, pelvik taban cerrahisi, jinekolojik endoskopi (laparoskopi, histeroskopi), jinekolojik onkoloji, infertilite (kısırlık) tedavileri; güncel tıp teknolojileri kullanılarak deneyimli bir ekip tarafından gerçekleştirilmektedir.

KISIRLIK (INFERTILITE TEDAVİLERİ)

İnfertilite (kısırlık), üreme sistemi ile ilgili bir sağlık sorunudur. Tek bir sebebe bağlı olabildiği gibi; birkaç faktörün bir arada yaşanması ile de gerçekleşebilir. Bir yılı aşkın bir süredir korunmasız cinsel birlikteliğe rağmen çocuk sahibi olamayan (infertil) çiftin tedavisinde zamanında teşhis ve doğru endikasyonlarla tedavi, başarının temel etkenidir. Kliniğimizde çiftlerin öncelikle kısırlık nedenleri detaylı olarak araştırılmakta, sorunun tespiti yapıldıktan sonra kişiye özel en uygun tedavi yöntemi uygulanmaktadır.

Kliniğimizde, kadın kısırlığının teşhis edilmesi ve gerekli tedavi planlanması için;

• Ultrasonografi ile ovaryan rezerv değerlendirmesi ve yumurta gelişiminin izlenmesi,

• Hormonal tetkikler (AMH ve hormon profilleri),

• Histerosalpingografi (rahim filmi),

• Hidrosonografi (ultrasonografi sırasında rahim içine sıvı verilerek patoloji taranması),

• Histeroskopi (rahim içinin kamerayla incelenmesi) tetkikleri yapılmaktadır.

Ayrıca laparoskopik (kapalı cerrahi) yöntemle infertiliteye yönelik tüp ve over (yumurtalık) cerrahisi yapılabilmektedir.

JİNEKOLOJİK ONKOLOJİ TANI ve TEDAVİSİ

Meme kanserinin yanında kadınlarda sıkça karşımıza çıkan kanser türleri, kadın üreme organlardaki kanserlerdir. Kadın üreme organları yumurtalıklar, rahim, döllenmiş olan yumurtayı taşımaya yarayan tüpler, vajen ve vajen girişini sınırlayan vulva’dır. En sık karşımıza çıkan türleri; rahim kanseri (uterus), rahim ağzı kanseri (serviks), yumurtalık kanseri (over), tüp kanseri (tuba uterina), vulva kanseri, döl yolu kanseri (vaginal kanser)’dir.

Hastalarımıza uygulanan ayrıntılı bir sistemik ve pelvik muayeneden sonra bulgulara göre tanısal testler ve tedaviler, multidisipliner bir yaklaşımla uygulanmaktadır.

TANISAL HİSTEROSKOPİ ve LAPAROSKOPİ

Histeroskopi işleminde, rahim boşluğu kamera ile izlenerek miyom, polip, yapışıklık, septum (perde) gibi patolojilerin tanısı konur aynı anda tedavisi yapılabilir. Laparoskopi ise, sıklıkla üreme organlarının ve karın içinin endoskop yardımıyla görüntülenmesini sağlayan ve açık ameliyat yapmaksızın jinekolojik pek çok hastalığın tanı ve tedavisini sağlayan bir yöntemdir.

GEBE ve FETUS İNCELEMESİ

Şüphesiz hastaneye gelişin en güzel sebebi gebeliktir. Kliniğimizde anne adaylarının gebelik oluşmadan önce sağlık kontrollerini yaptırmalarını önermekteyiz. Bu aşamadaki izlemlerimiz, sonrasında oluşabilecek sorunları öngörmemize ve daha rahat müdahale etmemize olanak sağlar.

Gebelik oluştuğunda doktorunuzun önerdiği aralıklarda düzenli kontrolü önermekteyiz. Gebelik takibinde;

• Düzenli gebelik muayeneleri ve gebe eğitimi

• Dört boyutlu ultrasonografi ile fetal muayene ve fetal gelişme izlemi

• Ultrasonografik ense saydamlığı taraması ve ikili test (11-14. gebelik haftalarında)

• Doppler ultrasonografi ile fetal kan dolaşımının incelenmesi

• Biyokimyasal testlerle fetal anomali taraması (16-18. gebelik haftalarında dörtlü test)

• Gebelik takibinde uygulanan kan ve idrar testleri

• Fetal monitör (NST) yardımıyla fetal sağlığın izlenmesi uygulanmaktadır.

Hamileliğin gelişim seyrine göre normal, sezaryen, sezaryen sonrası vaginal doğum, epidural anestezi ile doğum seçenekleri de gerçekleştirilmektedir.

YÜKSEK RİSKLİ GEBELİK TAKİBİ

Bazı gebeliklerde hem anne hem de bebek sağlığını tehdit eden problemler ortaya çıkabilir. Bu duruma, yüksek riskli gebelik denir. Gebelik sırasında komplikasyon yaratabilecek hastalıkların varlığında, Kadın Hastalıkları ve Doğum ekibimizin yanı sıra diğer branşların da desteği ile takipler sürdürülmektedir.

KADIN GENİTAL SİSTEM HASTALIKLARI TANI ve TEDAVİLERİ

Ergenlik döneminden başlayarak menopoz dönemine kadar kadınların karşılaştığı ürogenital sisteme ait hastalıkların tanı ve tedavisi yapılmaktadır. Aynı zamanda rutin kontroller ve önleyici hekimlik uygulamaları da gerçekleştirilmektedir.

 Kliniğimizde;

• Adet düzeni bozuklukları tanı ve tedavisi

• Hirsutizm (kıllanma artışı) tanı testleri ve tedavisi

• Servikal koterizasyon ve kriyoterapi (Rahim ağzı yara tedavisi/yakma ve dondurma)

• Over kistleri tanı ve tedavisinde laparoskopik (kapalı) veya laparatomi (açık) operasyonlar

• Histerosalpingografi (rahim filmi)

• Endometrial biyopsi ve tanısal küretaj işlemleri

• Miyom tanı ve tedavisi

• Rahim alma operasyonları (histerektomi)

• Genital organ sarkmaları tanısı ve operasyonları

İdrar kaçırma tanı ve tedavisi

Son maddeye gerek yok

MİYOM TANI ve TEDAVİSİ

Rahim kasında oluşan iyi huylu tümörlere  miyom denir. Daha çok üreme döneminde 3 kadından birinde bu duruma rastlamaktayız. Rahmin kasılmasını engellediği için genellikle düzensiz, uzun ve şiddetli kanama belirtileri ile ortaya çıkar. Daha büyük boyutlu miyomlar, karında şişlik, ağrı, kabızlık, gaz gibi şikayetlere neden olur. Pelvik muayene ve ultrason ile tanısı konur. Hastanın yaşı, miyomun boyutu, sebep olduğu şikayet ve yerleşim yerine göre tedavi planlanır. Medikal veya cerrahi  tedavi (açık, histeroskopik, laparoskopik) seçenekleri uygulanır.

ADET DÜZENSİZLİĞİ TANI ve TEDAVİSİ

Sağlıklı bir adet döngüsünde, beyinden salgılanan hormonlar yumurtalıkları uyarır ve yumurta hücresi büyür. Rahim içindeki doku, gebeliğe hazırlanmak için kalınlaşır. Hamilelik durumu olmadığında her ay bu doku, kan ile dışarı atılır. Bu döngü 21 ila 35 gün arasında gerçekleştiğinde normal kabul edilir. Bu sürenin dışında ara ya da aşırı kanamalar anormal bir duruma işaret eder. Daha çok hormonal bozukluklar sonucu ortaya çıkar. Bunun dışında miyom, kist, polip gibi etkenler olabileceği gibi enfeksiyon ve kanserin de belirtisi olabilir. Adet düzensizliği kendi başına bir hastalık olmayıp bağlı hastalıkların belirtisi olarak ortaya çıktığı için altta yatan neden bulunur ve tedavi buna göre planlanır.

MENOPOZ ve OSTEOPOROZ TAKİPLERİ

Menopoz dönemi, kadınların yaşamında tıpkı çocukluk, ergenlik gibi bir dönemdir. Menopoz, kelime anlamı olarak Yunanca mens (ay) ve pause (durmak) sözcüklerinin birleşiminden oluşur. Bu dönemde kadınlarda östrojen üretimi durur ve yumurtalıklar küçülür. Dünya Sağlık Örgütü menopozu, yumurtalıkların aktivitelerini kaybetmeleri sonucu adet döngüsünün kalıcı olarak kesilmesi olarak tanımlar. Bu yaş dilimi genel olarak 45-55 yaş aralığıdır. Bu döneme hazırlıklı ve yeterli bilgi sahibi olmak psikolojik olarak daha rahat adapte olmayı sağlar. Kliniğimizde bu dönemin sağlıklı ve rahat geçirebilmesi için gerekli takip ve tedaviler yapılmaktadır. Özellikle menopoza bağlı gelişen osteoporoz (kemik erimesi) hastalığının önlenmesi ve etkilerinin azaltılması için gerekli koruyucu tedaviler gerçekleştirilmektedir.

DOĞUM KONTROLÜ ve AİLE PLANLAMASI UYGULAMALARI

Üreme döneminin devam ettiği süre içinde doğum kontrolü, eşlerin gündeminde olan bir konudur. Geçici veya kalıcı olarak hamileliği engellemek veya hamile kalma olasılığını azaltmak amacıyla kullanılan ilaç ya da cerrahi uygulamaları içerir. Kliniğimizde;

• Doğum kontrolü üzerine danışmanlık (bilgilendirme),

• Spiral uygulamaları ve periyodik kontrolleri,

• Doğum kontrol hapı seçimi ve klinik izlemi,

• Hormonal korunma yöntemleri,

• Laparoskopi ve mini-laparatomi (küçük karın kesisi) yöntemleriyle tüplerin bağlanması uygulanmaktadır.

İNSAN DOĞASINA EN UYGUNU NORMAL DOĞUM

Her kadının doğum öyküsü kendine özgü ve benzersizdir. Bebeğin gelişiminin normal seyrettiği annenin vücut yapısının uygun olduğu durumlarda, Özel Bower Hospital olarak normal doğumu önermekte ve teşvik etmekteyiz. Uzman ve deneyimli ekibimiz, sıcak ve güven veren bir ortamda anneyi doğuma hazırlamaktadır. Modern doğum odaları, nst, ultrasonografi gibi tıbbi imkanların hazır bulunduğu doğumhanemizde normal doğum, epidural doğum (prenses doğum olarak da bilinir) ve gerektiğinde sezaryan ameliyatları yapılabilmektedir.

ANNE KANINDA SERBEST FETAL DNA (Cell Free DNA) TESTİ

Hamilelik döneminde bebeğin DNA’sına ait serbest parçalar annenin kanında bulunur. Gebeliğin 10. haftasından sonra annenin kan akışında bulunan fetal DNA oranı, testi uygulamak için uygun olur. Anneden kan alınarak fetal DNA izole edilip saflaştırılır. Yeni nesil cihazlarda analiz edilir. Başta Down Sendromu (Trizomi 21) olmak üzere birçok anomali için sonuç elde edilir. Bu test, anne ve bebek açısından herhangi bir risk oluşturmaz.